EİT 2025 Erzurum Turizm Başşehri Açılış Merasimi renkli manzaralara sahne oldu. ‘Destanların Dansı’ gösterisi beğeni topladı.
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) tarafından Erzurum’un “2025 Turizm Başkenti” ilan edildi. Açılış merasimine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ulusal Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Genel Lider Vekili Efkan Ala, Eski Başbakan ve Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, EİT Genel Sekreteri Asad Majeed Khan, Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi ve Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile milletvekilleri, yabancı konuklar katıldı. Erzurumlular’ın büyük ilgi gösterdiği merasime Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bir görüntü bildiri gönderdi. Buz Hokeyi Salonunda düzenlenen programda hürmet duruşu bulunuldu, İstiklal Marşı’nın okundu akabinde Erzurum Tanıtım Sineması’nın gösterimi yapıldı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Ekonomik İşbirliği Teşkilatının, ortak tarihi, kültürü ve geleceği paylaşan ülkelerin, refah ve dayanışma temelinde bir ortaya geldiği kıymetli bir iş birliği platformu olduğunu söz ederek, ” Türkiye, İran, Pakistan, Afganistan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan olmak üzere on ülkeden oluşan güçlü bir bölgesel dayanışma yapısıdır. Kuruluşunda yer aldığımız bu teşkilat, bugün geniş bir coğrafyada; ulaşımdan güce, ticaretten eğitime, turizmden kültüre kadar birçok alanda ortak kalkınma maksadıyla çalışmaktadır. Türkiye, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın kurucu üyesi olmanın ötesinde, bugün teşkilatın aktifliğini ve vizyonunu güçlendiren öncü ülkeler ortasında yer almaktadır. Kardeşlik bağlarımızı büyütmek, bölgesel refahı artırmak, milletimizin birikimini bu ortak tabana taşımak için EİT çatısı altında kararlılıkla yol alıyoruz” dedi.
“Erzurum 2025 yılında, yalnızca Türkiye’nin değil, bütün EİT coğrafyasının kültürel ve turistik zenginliklerini buluşturan bir merkez olacaktır”
Özbekistan’ın mesken sahipliğinde düzenlenen 4. EİT Turizm Bakanları Toplantısı’nda Erzurum’un 2025 yılı için EİT Turizm Başşehri ilan edilmesinin bu uğraşların direkt bir sonucu olduğunu anlatan Yılmaz, “Bu karar, Erzurum’un tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini bölgesel ve global ölçekte daha görünür kılmanın yanı sıra, EİT ülkeleri ortasındaki dostluk ve dayanışma ruhuna da değerli bir katkı sunacaktır. İnşallah Erzurum 2025 yılında, yalnızca Türkiye’nin değil, bütün EİT coğrafyasının kültürel ve turistik zenginliklerini buluşturan bir merkez olacaktır. Türkiye 2024 prestijiyle 62 milyonu aşan turist sayısı, 61 milyar dolar turizm geliri ile dünyanın önde gelen turizm ülkelerinden biridir. Gayemiz bu potansiyeli 12 aya ve tüm ülkeye yaymaktır. 2025 yılında 64 milyar dolara ulaşmasını beklediğimiz turizm gelirimiz, 2028 perspektifinde 100 milyar dolara ulaşacaktır. Erzurum üzere vilayetlerimizin bu sürece daha fazla iştiraki ve bu biçimde refahını artırması son derece değerlidir. Erzurum, binlerce yıllık tarihiyle, stratejik pozisyonuyla ve taşıdığı manayla Anadolu’nun vicdanıdır, omurgasıdır. Asırlar boyunca doğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan yolların kavşağı olmuş; ticaretin, kültürün ve irfanın merkezi haline gelmiştir. İpek Yolu’nun kalbinde yer alan bu kadim kent, sırf kervanlara değil; ilme, hikmete, medeniyete de mesken sahipliği yapmıştır. Ancak Erzurum’u Erzurum yapan yalnızca bu değildir. Bu kent, tıpkı vakitte ulusal uğraş ruhunun mayalandığı yerdir. 1919’da toplanan Erzurum Kongresi’nde, ‘Vatan bir bütündür, parçalanamaz’ diyerek millet iradesi tarihe yazılmış; Anadolu’nun işgale teslim olmayacağı buradan dünyaya ilan edilmiştir. Nene Hatun, bu toprağın nasıl bir yürek taşıdığını göstermiştir. ve işte bu kent, asırlardır ‘Dadaş’ kimliğiyle anılan bir duruşun, bir vakarın temsilcisidir. Dadaşlık; Erzurumlu’nun mertliğini, vatan sevgisini, adalet karşısındaki net duruşunu tanım eden esaslı bir toplumsal karakter sözüdür. Bugün Erzurum, geçmişinden güç alarak geleceğe yürümektedir. Yenilenen altyapısı, genişleyen ulaşım ağı, üniversite kenti kimliği, gelişen sanayi profili ve dört mevsime yayılan turizm vizyonu ile Erzurum; sürdürülebilir kalkınma gayelerini benimseyen, bölgesel refaha katkı sunmaya hazırlıklı bir kent konumundadır” dedi.
“Enerji koridorlarının kavşak noktasında yer alması, kentin jeopolitik ehemmiyetini ve ekonomik potansiyelini artırmaktadır”
“Zengin doğal kaynakları ve genç, dinamik insan kaynağıyla Erzurum; sadece Türkiye için değil, birebir vakitte bölge ülkeleri açısından da dikkatle izlenen stratejik bir kalkınma odağı haline gelmektedir” tabirlerini kullanan Yılmaz, “Havalimanı, bölünmüş yol ağları ve devam eden süratli tren yatırımları sayesinde erişilebilirlik kapasitesini kıymetli ölçüde artıran Erzurum, yatırımcılar ve teşebbüsçüler için emniyetli ve üretken bir ekosistem sunmaktadır. Erzurum, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Çizgisi (TANAP) ve Bakü-Tiflis- Ceyhan (BTC) üzere memleketler arası güç projelerinin kritik geçiş noktalarından biri olarak stratejik bir pozisyona sahiptir. Güç koridorlarının kavşak noktasında yer alması, kentin jeopolitik kıymetini ve ekonomik potansiyelini artırmaktadır. Bu altyapılar sayesinde Erzurum, hem Türkiye’nin güç arz güvenliğine hem de bölgesel iş birliğine güçlü katkılar vermektedir” diye konuştu.
Türkiye’de kış turizmi denildiğinde öne çıkan kentlerden biri olan Erzurum’un Palandöken ve Konaklı üzere milletlerarası standartlara sahip kayak merkezleriyle Dünya Kupası seviyesinde tertiplere konut sahipliği yapmaktığını belirten Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu istikametiyle sadece fizikî şartlarıyla değil, kurumsal kapasite ve organizasyonel yetkinliğiyle de öne çıkmaktadır. Öte yandan Erzurum’un turizm potansiyeli sırf kış aylarıyla sonlu değildir. Tortum Şelalesi, Narman Peribacaları, Uzundere Vadisi ve Oltu etrafı üzere eşsiz doğal zenginlikler, yıl boyunca tabiat turizmi, açık hava sporları ve alternatif etkinliklere elverişli altyapısıyla çok taraflı bir çekim merkezi oluşturmaktadır. 2024 yılında Erzurum’da geceleme sayısı 700 bin’e yaklaşmıştır, Yabancı turist sayısındaki artış oranı ise gözle görünür seviyededir, Bilhassa İran, Azerbaycan, Rusya, Almanya ve Körfez ülkelerinden gelen turist sayıları dikkat caziptir. Eğitim ve gençlik alanında da Erzurum değerli bir pozisyonda yer almaktadır. Türkiye’nin esaslı yükseköğretim kurumlarından biri olan Atatürk Üniversitesi, sadece kentin değil, tıpkı vakitte bölgenin bilimsel üretim ve düşünsel gelişim merkezi fonksiyonunu üstlenmektedir. Bu yetkinlikler Erzurum Teknik Üniversitesi ile pekiştirilmiştir. Bu potansiyeli destekleyen kurumsal yapılardan biri olan Erzurum CET Teknokent; yenilikçiliği teşvik eden, AR-GE faaliyetlerini destekleyen ve üniversite-sanayi iş birliğini güçlendiren yapısıyla dikkat çekmektedir. Genç dostu ömür alanları, spor ve kültür altyapısı, dijital imkanları ve girişimcilik takviye sistemleri ile Erzurum; sırf tarihî kimliğiyle değil, tıpkı vakitte vizyoner yaklaşımıyla da büyüyen, gelişen ve dönüşen bir kentimiz. Gastronomi ise Erzurum’un imajında giderek büyüyen bir rol oynamaktadır. Cağ kebabı, kadayıf dolması ve ayran aşı üzere klasik tatların yanı sıra bu lezzetlerin çağdaş sunumlarla farklı kitlelere ulaştırılması tarafındaki teşebbüsler de dikkat çekmektedir. Bu çok taraflı gelişim perspektifi, Erzurum’un “Türkiye Yüzyılı” vizyonu doğrultusunda; kalkınmada bütüncül, rekabette güçlü, kültürde özgün ve geleceğe istikamet veren bir kent olma maksadını kararlılıkla sürdürdüğünü göstermektedir.”
“Hedefimiz, kentte toplam turist gecelemesini 1 milyonun üzerine çıkarmak ve yabancı turist oranını yüzde 25’in üzerine taşımaktır”
“EİT Turizm Başşehri unvanı kapsamında yürütülecek faaliyetler, Erzurum’un global ölçekteki görünürlüğünü ve kalkınma ivmesini destekleyecektir” diyen Yılmaz, “2025 yılı boyunca Erzurum, Turizm Başşehri unvanı kapsamında çok sayıda kültürel, sanatsal ve sportif aktifliğe mesken sahipliği yapacak. Erzurum’un bu yıl tıpkı vakitte OECD tarafından Turizm Başşehri ve ACES EUROPE tarafından Avrupa Kış Sporları Başşehri ilan edilmesi de kentimizin global ölçekte dikkat çeken bir merkez haline geldiğini teyit etmektedir. Kış oyunları, Dünya Snowboard Kupası, EİT Afet Tatbikatı, Erzurum Gastronomi Şenliği, Memleketler arası Bisiklet Turnuvası, Yaz Oyunları ve Kar Sinema Şenliği üzere yıl boyunca çok sayıda tertip gerçekleşecek. Cet sporumuz ciritten klâsik oyunlara, lokal mutfağımızı tanıtan gastronomi şenliklerinden açık hava konserlerine, tabiat yürüyüşlerinden stantlara kadar uzanan geniş bir yelpazede etkinlikler düzenlenecek olmasını takdirle karşılıyorum. Bu tertipler, hem kentimizde yaşayanları hem de Erzurum’u ziyaret eden konuklarımızı, kadim kültürümüzle, coğrafyamızla ve toplumsal hayatla buluşturacak. Her aktiflik, Erzurum’un sahip olduğu kıymetleri görünür kılarken, birebir vakitte kent iktisadına ve istihdamına da katkı sağlayacak. ‘2025 EİT Turizm Başkenti’ unvanının kazandırdığı ivmeyle Erzurum için turizm amaçlarımızı daha da ileriye taşıdığımızı tabir etmek isterim. Amacımız, kentte toplam turist gecelemesini 1 milyonun üzerine çıkarmak ve yabancı turist oranını yüzde 25’in üzerine taşımaktır. Yeni otel ve konaklama yatırımlarıyla hem istihdamı artırmayı hem de yatak kapasitesini genişletmeyi planlıyoruz. Kültür ve tabiat turizmini destekleyen projelerle, yılın 12 ayına yayılan sürdürülebilir bir turizm anlayışını da güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bu sürecin yıl boyunca devam edecek olması, Erzurum’un tanıtımına ivme kazandıracak ve milletlerarası alanda bilinirliğini kalıcı hale getirecektir. Elbette bunun süreksiz bir hareketlilikle hudutlu kalmaması, kalıcı projeler ve sürdürülebilir iş birlikleriyle desteklenmesi büyük değer taşımaktadır. Bu anlayışla, Erzurum’un sahip olduğu zenginlikleri geleceğe taşıyacak her adımı destekliyor; kentimizin Türkiye Yüzyılı vizyonuna yaraşır bir halde, kalıcı muvaffakiyetler ve güçlü izler bırakacağına yürekten inanıyorum. Erzurum’un Turizm Başşehri unvanına hazırlanmasında kıymetli katkılar sunan Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, Erzurum Valiliğimize, milletvekillerimize ve Erzurum Büyükşehir Belediyemize şükranlarımı sunuyorum. Sürece katkı sunan başta EİT üyesi ülkelerin pahalı temsilcilerine teşekkür ediyor; 2025 Turizm Başkentliği unvanının Erzurum’a, bölgemize ve ülkemize güzel olmasını diliyorum” tabirlerini kullandı.
“Erzurum, tarihi ve kültürel mirasını dünyaya tanıtma fırsatı buldu”
Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi de konuşmasında, ” Doğu Anadolu’nun incisi, mülk-i İslam’ın kilidi, kadim kent Erzurum’a güzel geldiniz. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı tarafından 2025 yılı Turizm Başşehri ilan edilen kentimizde, sizleri ağırlamaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyor; her birinizi en kalbi hislerimle, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Erzurum; sayısız kahramanlığın otağı, istiklal ve hürriyet uğruna verilen uğraşın sarsılmaz sancağıdır. Türk tarihinin dönüm noktalarında her daim ön safta yer almış olan bu kutlu kent, aziz milletimizin yüreğini, imanını ve diriliş ruhunu bağrında taşımaktadır. Bugün, Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Ekonomik İşbirliği Teşkilatı tarafından 2025 Turizm Başşehri unvanına layık görülen bu kutlu kent; tarihi, kültürü, tabiatı ve vatansever Dadaşlarıyla, Türk milletinin kahramanlıkla yoğrulmuş ruhunu yaşatan müstesna bir diyardır. Birçok zaferin ve bağımsızlık yürüyüşünün şahidi olan bu topraklar, bu vesileyle dünyaya tanıtılma imkanı bulmuştur. Cumhurbaşkanlığımızın Yüksek himayelerinde gerçekleşen bu manalı açılışın ilimiz ve ülkemiz ismine hayırlara vesile olmasını diliyorum. Turizm artık yalnızca ekonomik bir faaliyet değil; birebir vakitte medeniyetlerin buluştuğu, kültürlerin kaynaştığı bir stratejik kalkınma alanıdır. Turizm; sağladığı ekonomik katkı, istihdam ve kültürel etkileşim ile ülkelerin kalkınmasında anahtar bir rol üstlenmektedir. Ülkemiz Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde, bu alanda global ölçekte örnek alınan bir muvaffakiyet öyküsü yazmaktadır. Erzurum da bu büyük kalkınma atağına Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 2025 Turizm Başkentliği ve Avrupa Kış Sporları Başkentliği ile güçlü bir katkı sunmaktadır. Bugün Erzurum’un, tarihi ve kültürel mirasını dünyaya tanıtma fırsatı bulduğu bu manalı unvanın gerisinde, kentimize kazandırılan tüm yatırımların, projelerin ve yapıtların altında kararlı bir irade ve güçlü bir vizyon yer almaktadır. Bu vesileyle; kentimize kazandırılan her yapıtın, her hizmetin altında yüksek iradeleri ve imzası bulunan, Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum. Bu hislerle, Turizm Başkentliği açılış etkinliklerinin ilimiz ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor; programımıza katılarak bizleri onurlandıran başta Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız olmak üzere pahalı Bakanlarımıza ve tüm konuklarımıza şükranlarımı sunuyor, hepinizi en kalbi hislerimle, hürmet ve muhabbetle selamlıyorum” dedi.
“Biz bu kentte yeni bir turizm vizyonu geliştiriyoruz”
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Bugün burada, dağların maviye çalan sisleriyle sarılmış, tarih boyunca ilimle, irfanla, kahramanlıkla anılmış bir kentte; Erzurum’da, daima birlikte tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Bugün, yalnızca bir açılış merasimi yapmıyoruz. Bugün, kadim bir kentin sesini; doğunun kadirşinas selamını; bir medeniyetin tekrar uyanışını EİT coğrafyasına duyuruyoruz” dedi.
Erzurum’un sadece Doğu’nun Başşehri değil, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ülkeleri’nin de turizm başşehri olduğunu söyleyen Lider Sekmen, “Bu kent, sarkıtlar üzere inen taş duvarlı konutları, üç mevsimi birebir anda yaşatan iklimi ve asırlık camileriyle yalnızca bir yer değil bir medeniyet katmanıdır. Erzurum, bir müzeye değil; yaşayan bir tarihe misal. Yalnızca taşında değil, toprağında, havasında, beşerinin bakışında bir öykü taşır. ve biz bugün o öyküyü hudutlarımızın ötesine, kardeş ülkelerimize açıyoruz. EİT 2025 Erzurum Turizm Başşehri Açılış Merasimi; birlikteliğin, kardeşliğin, kültürel bağların ve ekonomik kalkınmanın simgesidir. Bu sırf Erzurum’un değil, Pakistan’dan Tacikistan’a, Azerbaycan’dan İran’a, tüm kardeş ülkelerin bir ortaya gelerek attığı ortak bir adımdır. Bugün burada, Aras’ın serin sularından Fergana Vadisi’ne, Hazar’ın ötesinden Mezopotamya’ya uzanan gönül köprüsüne bir tuğla daha koyuyoruz” diye konuştu.
Erzurum’u turizmin başşehri yapan sırf dağları, ovaları, yaylaları olmadığını belirten Sekmen, “Erzurum’u eşsiz kılan, onun ruhudur. O ruh, Yakutiye Medresesi’nin sessizliğinde gezinir; Üç Kümbetler’in gölgesinde serinler; Palandöken’in yamaçlarında özgürce kanat çırpar. O ruh, konuğa kahve ikram ederken gösterilen ihtimamla, bir kış günü yoldan geçenin üzerine atılan paltoyla yaşar. ve işte artık, bu ruhu EİT çatısı altındaki tüm ülkelerle paylaşma vakti. Bu bir davettir: Yalnızca Erzurum’a değil; Anadolu’nun derinliklerine, yüzyılların geleneklerine, sofraların rahmetine, halıların desenine, türkülerin tınısına yapılan bir davettir. Bugün Erzurum artık yalnızca kayakla anılan bir kış kenti değil; sıhhat turizminin, tabiat turizminin, ekonomik ve sportif kalkınmanın, kültür rotalarının yeni cazibe merkezidir. Binlerce yıllık şifalı sularımız çağdaş tesislerle buluşurken, yaylalarımız ekoturizmle nefes alıyor. Atlı sporlar, klasik oyunlar, yayla şenlikleri, yöresel mutfağımız ve el sanatlarımız; mahallî olanı evrenselleştiren bir bakışla sunuluyor artık. Bu unvan bizim için yalnızca bir onur değil, bir sorumluluktur. EİT çatısı altında turizmi kalkınmanın lokomotifi haline getirecek yeni modeller geliştirmek, bölgemizin kültürel zenginliğini ortak bir lisanda anlatmak zorundayız. Bu kent, sırf kendini değil, bütün kardeş ülkelerin turizm mirasını da taşıyabilecek güçte bir vitrindir. Erzurum’un tarihi sokaklarında yürüyen bir turist, tıpkı vakitte İpek Yolu’nun gölgesinde geçmişin izini sürecek; Cağ kebabının dumanı, tüm bölge mutfağının lezzetini ruhunda taşıyacak” dedi.
“Biz bu kentte yeni bir turizm vizyonu geliştiriyoruz, kültürü merkeze alan, doğayı koruyan, mahallî kalkınmayı önceleyen, dijitalleşmeden faydalanan; lakin insani dokunuşu kaybetmeyen bir anlayışla” diyen Lider Sekmen, “Akıllı kent uygulamalarından tarihi kent dokusuna kadar her adımı bu vizyonla atıyoruz. Zira biz biliyoruz ki turizm, yalnızca ekonomik değil; toplumsal barışı, kültürel diyaloğu, gönül birliğini de besleyen bir damardır. Bu manada EİT ülkeleriyle kurulacak her paydaşlık, sırf turist akışını değil; ortak tarih şuurumuzu, kültürel dayanışmamızı, kardeşliğimizi de artıracaktır. Turizmi yalnızca gelir değil; medeniyet paylaşımı olarak görüyoruz. Bu kentte gezilen her han, anlatılan her menkıbe, tadılan her lezzet; aramızdaki gönül bağını daha da kuvvetlendirecek. ve şunu da belirtmeliyim ki: Bu unvanın bize kazandırdığı ivmeyi süreksiz değil; kalıcı bir kalkınma sürecine dönüştürmek için çalışacağız. Memleketler arası etkinliklere mesken sahipliği yapacağız, dijital tanıtım kampanyaları yürüteceğiz, EİT ülkeleriyle ortak turizm rotaları oluşturacağız. Her yıl on binlerce konuğu Erzurum’un kalbine davet edecek projelerle, bu açılışı kalıcı bir marka kıymetine dönüştüreceğiz. Bugün bu açılışla birlikte sırf bir unvanın değil, bir niyetin de altını çiziyoruz. Bu niyet: barış, kardeşlik, refah ve kültürel paylaşım niyetidir. Bu hislerle, Erzurum’un artık sadece Türkiye’nin değil; bölgesel bir kültür ve turizm merkezi olduğunu gururla tabir ediyorum” dedi.
“Destanların Dansı” gösterisine izleyenlerden tam not
Konuşmaların akabinde Alagöz Kültür Sanat Merkezince hazırlanan ‘Destanların Dansı’ gösterisi sahnelendi, Tüm Türk halklarının Orta Asya’dan Çanakkale’ye uzanan geçmişini, kahramanlarını ve destanlarını dans, müzik ve tiyatro olarak sanatseverlerle buluşturan proje izleyenlerden tam not aldı. – ERZURUM
