Avustralyalı güç teşebbüsü MGA Thermal, inşa ettiği 5 MWh kapasiteli pilot tesisi muvaffakiyetle devreye aldı. Bu tesis, şirketin patentli elektro-termal güç depolama (ETES) teknolojisinin endüstriyel ölçekteki birinci somut uygulaması olarak dikkat çekiyor. MGA Thermal’ın geliştirdiği sistem, yenilenebilir enerjiyi gün boyunca pak buhar ve elektrik üretimi için kullanılabilen ısıya dönüştürüyor. Tesis, 500 kW termal çıkış gücüyle 24 saat boyunca kesintisiz çok ısıtılmış buhar sağlayabiliyor.
3.700 özel alaşım blokla yüksek verimli depolama
Tesisin kalbinde, şirketin özgün teknolojisi olan “miscibility gap alloy” (MGA) blokları yer alıyor. Her biri büyük bir tuğla boyutundaki yaklaşık 3.700 blok, grafit bazlı bir yapı içerisinde, metal alaşım parçacıkları içeriyor. Bu özel yapılar, yenilenebilir elektrikle ısıtıldığında içerdikleri metal alaşım eriyor ve bu sayede güç, katıdan sıvıya geçiş sürecinde depolanıyor. Soğuma sürecinde ise bu güç tekrar hür bırakılıyor.
Elde edilen ısı, ısı eşanjörleri aracılığıyla buhar üretimi yahut elektrik üretiminde kullanılabiliyor. MGA Thermal CEO’su Mark Croudace, bu teknolojinin kesintili yenilenebilir kaynakları yüksek güvenilirliğe ve çok taraflılığa sahip, daima ısı ve elektrik üretebilecek seçeneklere dönüştürdüğünü vurguluyor.
Daha az alan, daha fazla verim
Şirket, sistemin klasik termal depolama tahlillerine kıyasla yüzde 200 ila yüzde 300 oranında daha fazla enerji depolayabildiğini, tıpkı anda hem güç depolayıp hem de güç verebildiğini ve buhar çıkışının 150°C ile 550°C arasında değişebildiğini belirtiyor. Croudace, bu teknolojinin ağır endüstrinin karbonsuzlaşmasında eksik olan kritik parçayı tamamladığını söyleyerek buhar gereksiniminin kesintisiz formda karşılanmasının artık teknik ve ticari açıdan mümkün hale geldiğini belirtti. MGA Thermal, bu pilot tesisi yalnızca bir konsept olarak değil, ölçeklenebilir ve ticari olarak uygulanabilir bir tahlil olarak pahalandırıyor.
MGA Thermal, tahlilin alan verimliliğiyle de öne çıktığını vurguluyor. Elektrikli bataryalara kıyasla birebir güç çıktısı için 24 kat daha az alana gereksinim duyan bu sistem, modüler yapısıyla 5 MWh’den gigawatt-saat düzeylerine kadar ölçeklenebiliyor.
