
3. Güç Depolama Sistemleri Doruğu’nda açıklama yapan Bakan Yardımcısı Tancan, “Başta depolamalı rüzgar ve güneş olmak üzere yenilenebilir güç yatırımlarının süratle hayata geçirilmesi için üstün müsaade olarak duyurulan ve çeşitli müsaade ile onay süreçlerine tekabül edecek kanun ve ikincil mevzuat konusunda düzenlemeler yürütülüyor. Bu çalışmalarda son etaba gelinmiştir. Harika müsaade torba kanununun bu hafta içinde Meclis’e sevk edilmesini bekliyoruz.” dedi.
“Süper izin” modeli ile yenilenebilir güç santrallerinde ihale ve onay süreci 42 aydan 3 ile 6 aya kadar inecek. Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Hazne ve Maliye Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile vilayet özel yönetimlerine dağıtılmış olan imza yetkisinin EPDK ile Güç ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nda toplanması sağlanacak. Firmaların bürokratik onay süreci için çok sayıda kurumdan müsaade alması gerekmeyecek. Kamulaştırma ve ÇED süreci üzere süreçler hızlanacak.
Türkiye’nin 2035 gayeleri neler?
Türkiye’de Nisan 2025 sonu itibarıyla elektrik kurulu gücünün 118 bin 668 megavat düzeyine ulaştığını, bu ölçünün yüzde 60,6’sının yenilenebilir güç kaynaklarından oluştuğun aktaran Bakan Yardımcısı Tancan, elektrik kurulu gücünün 2035’te 227 bin 200 megavata, toplam yenilenebilir kapasitesinin de 160 bin 200 megavata ulaşacağını öngördüklerini söyledi.
Tancan, “2035’e kadar kapasitemizin 43 bin 100 megavatı rüzgar, 76 bin 900 megavatı güneş olacak formda toplam 120 bin megavata çıkarılması, bu kapsamda yaklaşık 80 milyar dolarlık bir yatırım alanı oluşturulması hedeflenmiştir.” dedi.
Türkiye’de depolamalı tesislerin de yaygınlaştırılması amaçlanıyor. 2035’e kadar 7,5 gigavat elektrik depolama sistemlerinin devre girmesi planlanıyor. EPDK bugüne kadar toplam 15 bin 375 megavatsaat depolama kapasiteli GES projesi ile 19 bin 671 megavatsaat depolama kapasiteli RES projesi için önlisans verildi. 54 megavatsaat depolamalı GES ile 100,8 megavatsaat depolama kapasiteli RES için de üretim lisansı alındı.