Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Yenidoğan Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Öktem, yaz aylarında yenidoğan sarılığı olaylarında artış görüldüğüne dikkati çekerek, erken teşhis ve nizamlı izlemin bebek sıhhati açısından kritik olduğunu belirtti.
Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Öktem, yenidoğan sarılığı konusunda dikkat edilmesi gereken noktalara ait bilgi verdi.
Yenidoğan devrinde sarılığın erken teşhisinin hayati kıymet taşıdığını aktaran Öktem, bilhassa yaz aylarında artan dehidratasyon (vücutta sıvı kaybı) riskine karşı aileleri uyardı.
Öktem, yenidoğan sarılığının, bedende bulunan alyuvarların içindeki hemoglobin proteininin parçalanması sonucu ortaya çıkan bilirubin unsurunun kanda yükselmesiyle oluştuğunu belirterek, “Bu durumun bilhassa ciltte ve gözlerde sararma halinde kendini gösteriyor. Yenidoğan sarılığı, ciltte sararma ve göz kürelerinde sarılık formunda başlar. Şayet vaktinde müdahale edilmezse, bilhassa beyin üzere organlarda birikerek işlevsel meselelere yol açabilir.” sözlerini kullandı.
“Kandaki bilirubin düzeyini süratli ve emniyetli bir halde ölçebiliyoruz”
Sarılık kuşkusu olan bebeklerde süratli ve ağrısız teşhis için transkutan bilirubin aygıtlarının kullanıldığını kaydeden Öktem, bu aygıtların kan almadan cilt üzerinden ölçüm yaptığını aktardı.
Öktem, “Gelişen teknoloji sayesinde cilt üzerine dokundurulan transkutan aygıtlarla, kandaki bilirubin düzeyini süratli ve muteber bir halde ölçebiliyoruz. Lakin bedelin yüksek çıkması durumunda serum bilirubin düzeyini kan testiyle doğruluyoruz.” bilgisini paylaştı.
Tedavi sistemlerinden biri olan fototerapi hakkında bilgi veren Öktem, bu yolun mavi ışık kullanarak bilirubini suda çözünebilir hale getirdiğini belirtti.
Öktem, fototerapi, yenidoğanlarda sarılığı tedavi etmek için en sık kullanılan prosedürlerden biri olduğuna vurgu yaparak, “Mavi ışık altında ciltte biriken bilirubini çözerek bedenden süratlice atılmasını sağlıyoruz.” tabirini kullandı.
Yenidoğan sarılığını önlemede bebeklerin anne sütüyle tertipli beslenmesinin değerine değinen Öktem, şunları kaydetti:
“Anne sütü bebeği hem hidrasyon açısından takviyeler hem de bilirubinin safra yoluyla atılmasına yardımcı olur. Bebeğin kâfi ölçüde beslenmesi, sarılığın şiddetini azaltabilir. Anne sütü haricinde şekerli su üzere ek sıvıların verilmesinin ziyanlı olabilir. Bu tıp sıvılar bebeklerde tuz istikrarını bozarak komplikasyon riskini artırabilir.”
“Sıcak havalarda dehidratasyon riski artıyor”
Doç. Dr. Öktem, yenidoğan sarılığı konusunda bilhassa yaz aylarında ekstra itina gösterilmesi gerektiğine işaret ederek, sıcak havalarda dehidratasyon riskinin arttığını söz etti.
Bebeklerin sistemli beslenmesi ve kâfi anne sütü almasının yanı sıra denetimlerin aksatılmamasının hayati değer taşıdığını kaydeden Öktem, “Ailelerin sarılık belirtilerini yeterli gözlemlemesi gerekiyor. Sararmanın göz aklarında yahut bedende süratle yayılması durumunda kesinlikle sıhhat kuruluşuna başvurulması gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
